İstanbul trafiği yol yapmakla çözülür mü?

“Çok fazla araba var, yollar yetmiyor”

İstanbul’da yaşayıp da bu sözü en az bir kez duymamış var mıdır? İstanbul kalabalık bir şehir ve insanlar bir yerlere gidiyorlar. Mevcut sistemler de kapasitelerinin üzerinde bir yoğunlukta çalışıyor. Trafik İstanbul’da günlük yaşamın vazgeçilmez ve önemli bir parçası.

“Çok fazla araba satılıyor”

İstanbul trafiğine kafa yoranların başında, trafiği en çok yaşayanlar geliyor, yani taksiciler. “Çok fazla araba satılıyor” İstanbul’da çalışan çoğu taksi sürücüsünden duyabileceğiniz bir yorum. Halbuki araç satışları o kadar az ki aslında, ülkemizde araçların çoğu yaşlı ve giderek daha da yaşlanıyor. Daha yaşlı otomobillere daha pahalıya biniyoruz ve eğer yeni araç satışı daha da azalırsa ekonomik olarak da bir şeyler fena halde yanlış gitmiş demektir.

Burdan köye yol olur: İstanbul’daki yolların uzunluğu 845 km

İstanbul’da otoyol, devlet yolu ve il yolu olmak üzere toplam 845 kilometrelik yol ağı var. 2005 yılında yaklaşık 2 milyon 261 bin olan trafikteki motorlu kara taşıtı sayısı da 2014 yılı verilerine göre 3 milyon 383 bine yükselmiş durumda.

“Mevcut yol ağı artan araç sayısını karşılamıyor”

Durum buyken, İstanbul trafiğinin çözümüne kafa yoran akademisyenler de var. İstanbul Ticaret Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Uluslararası Lojistik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Çemberci, İstanbul’u baştan başa transit geçecek ve şehre girmeyecek TEM ve E5 dışında bir transit yol yapılmasının çözüm olduğunu söylemiş. İzmit yönünden gelip Tekirdağ’a giden ve bunu İstanbul şehir trafiğine hiç girmeden yapabilseler, sürücülerin bunu tercih edeceğini de eklemiş.

Transit bir yol, İstanbul’dan geçip gidecek sürücüler için elbette güzel bir alternatif olurdu fakat İstanbul trafiğinin ne kadarlık kısmı transit geçen sürücülerden kaynaklı?

Trafiğin çözümü yol yapımı olsaydı..

Ayrıca yol yapımının da tek başına trafik yoğunluğunun çözümü olmadığını Çin aşağıda göreceğiniz üzere tüm dünyaya göstermiş durumda.

Şehrin günlük akışındaki trafik yoğunluğu için de akademisyenin farklı bir önerisi var; mesai saatlerinin farklılaştırılması. Sabah mesai saatlerinin esnek şekilde düzenlenerek trafik yoğunluğunun tavan yaptığı aralığın dağıtılmasının da trafiği %20 rahatlatacağını hesaplamışlar.

Tabii ki bir sorunu çözmenin en etkili yolu, onu en başta yaratmamak. Yanlış kentleşme nedeniyle iş yerlerine yakın yaşam yerleri eksikliğine de dikkat çekilmiş. İnsanların çalıştıkları yerlere yakın yerlerde yaşamalarının da trafiği rahatlatacağı söylenmiş.Bu da maalesef günümüz İstanbul’u için pek mümkün bir çözüm değil.

Size göre İstanbul trafiğinin çözümü ne?

Avrupa’nın en yoğun trafiğe sahip ikinci şehri olan İstanbul’un trafiği zaman içinde kötüleşti diye düşünülse de, bir zamanlar İstanbul trafiği manzaraları bu varsayımı da çürütüyor. Trafik her zaman var ve her zaman daha kötüye gidiyor. Size göre İstanbul trafiğinin çözümü ne? Yorumlarınızı bekliyoruz.