2012 yılında hayata geçirilen ‘’Lastik Etiketleme’’ uygulaması tüketicilerin %56’sı tarafından fark edilirken %46’sı tarafından da lastik satın alma konusunda büyük bir rol oynuyor. Araştırmalara göre tüketiciler, ıslak zemin yol tutuşları sonuçlarının en önemli geçerlilik olduğunu düşünüyor. Uygulama ile Türkiye ve Avrupa’da satılan bütün lastiklere ‘’3 Performans’’ kriteri hakkında bilgi içermesi zorunlu hale getiriliyor.
En önemlisi bu 3 kriter
Çevre ve güvenlik konusunda lastiğin kalitesini belgelemeyi amaçlayan uygulamada amaç, tutarlı ve güvenilir bir alışveriş zemini oluşturmak. İyi ve kaliteli bir lastiğin performansı, yuvarlanma direnci, fren mesafesi ve dış gürültü seviyesi olmak üzere 3 önemli kriteri içeriyor. GFK Araştırma şirketi tarafından yapılan bağımsız araştırma sonuçları etiketlerin önemini vurguluyor.
İşte sonuçlar
-Araştırmaya katılan tüketicilerin %44’ü ‘’Lastik Etiketleme’’ uygulamasından fark etmediklerini belirtirken, fark edenlerin %68’i etiketleme değerlerinin kolay anlaşılır olduğunu düşünüyor.
-Araştırma sonuçları etiketleme uygulamasının henüz satış noktaları tarafından sıklıkla satış argümanı olarak kullanılmasından ziyade kullanıcı tarafından sorgulanan bir bilgi olduğunu gösteriyor.
-Araştırmada, etiketleme uygulamasının görünürlüğü, uzman lastik bayilerinde %60 gibi yüksek bir orana ulaştığı belirtiliyor.
-Lastik Etiketleme uygulamasının görünürlüğünün uzman lastik bayilerine kıyasla düşük olduğu noktalar ise araç satış noktaları ve araç servisleri olarak belirlendi. Bu noktalarda görünürlük %13 iken, servis ve tamir noktalarında ise %8 gibi çok düşük bir rakamda kalıyor.
-Lastik etiketleme uygulamasını kullanan tüketicilerin %25’i lastiklerini aynı markanın başka lastik modelleriyle, %30’u ise başka markaların lastikleriyle kıyasladıklarını belirtiyor.