Otomobil kullanmak, hayatın stresinden uzaklaşmak için keyifli bir hobi, rahatlatıcı bir aktivite olarak da görülebilir. Fakat özellikle İstanbul’da sabah trafiğine çıktığınızda veya Cuma akşamı köprü trafiğine girmişseniz ne kadar stresli olabileceğini hepimiz biliriz.
AUDI ve MIT (Massachusetts Institute of Technology) işbirliğiyle yürütülen ilginç bir çalışmadan söz etmek istiyoruz sizlere. Trafikte araç kullanmanın hayatlarımızdaki en stresli aktivitelerin arasında yer alabildiğini gösteren araştırmanın ilk sonuçları sürpriz değil.
Araştırmacılar, araç içi teknolojilerin, sürüş sırasında sürücülerin yaşadığı gerilimi azaltmaya nasıl yardımcı olabileceğini göstermek için, gerçek zamanlı genel ve sürücüye özel çevresel verileri geniş bir skalada tarıyor. Yol ve trafik koşulları daha sonra, bedenin elektrik yükü, beden ve yüz göstergeleri ile eşleştiriliyor. Bu göstergeler diğer aktiviteler sırasındaki verilerle karşılaştırıldığındaysa – sınava girmek, macera sporları vb- çok enteresan sonuçlara ulaşılmış.
MIT’deki proje lideri Kael Greco, “Günlük sürüş koşullarına ek olarak, diğer günlük etkinliklerdeki- evde, ofiste, kahvaltı ederken gibi- stres seviyelerini de ölçüyoruz, gördük ki bazı sürüş koşulları hayatımızın en stresli aktiviteleri arasında bulunuyor. “ dedi.
Örneğin hatalı sollama yapan aracın yanınızdan geçmesi, havadaki bir uçaktan atlamakla eşit stres seviyesinde. Boston civarında 12 aylık bir süreçte toplanan verilerle yapılan araştırmanın sonuçlarının detaylı olarak da yayınlanması bekleniyor.